İyot Eksikliği
11 Aralık 2019

İyot insan vücudunda çok az miktarda bulunan (15- 20 mg) bir eser elementtir. Günlük gereksinim 150 mikro gramdır. İyoda olan gereksinme çok az olmakla beraber, iyot yetersizliği dünyada önlenebilir zekâ geriliği ve beyin hasarında tek temel nedendir. İyot; tiroid hormonlarından T3 ve T4’ün yapımında kullanılmaktadır. Bu hormonlar; vücut ısı ve enerjisinin devamını, iç organların işlevlerini düzenler. Beden ve zekâ gelişimini, sinir ve kas dokularının işlevlerini tam yapabilmelerini, dolaşımın düzenli olmasını sağlarlar. İyot eksikliği, tiroid hormonlarının yapımının az olmasına yol açar.

İyot yetersizliğinin en olumsuz ve yıkıcı etkilerinin gözlendiği risk grupları; 

Doğurganlık çağındaki kadınlar,
Gebeler,
Bebekler ve çocuklardır.
İnsanlarda beynin büyüyüp gelişmesinin büyük bir kısmı gebelik sırasında ve doğumdan ilk 2-3 yıl sonra olur. Bir toplumda günlük olarak alınması gereken miktarda iyot alınamadığında sadece tek bir hastalığın değil, bir dizi fonksiyonel ve gelişimsel bozukluğun ortaya çıktığı saptanmıştır. Bunlar kısaca “iyot yetersizliği hastalıkları” olarak ifade edilmektedir

Bu hastalıkların belki de en fazla bilineni guatrdır. Ancak iyodun yetersiz alınması (iyot gereksinmesinin karşılanamaması);  gözle görülmeyen ve ciddi yıkımlara yol açabilen pek çok önemli sağlık problemini de beraberinde getirmektedir.

İYOT EKSİKLİĞİNDE NE OLUR?

Bebeklerdeki Etkileri:
Annedeki iyot eksikliği; düşüklere, ölü, erken, düşük ağırlıklı doğumlara, bebeklerde bağışıklık sistemi yetersizliğine, bebek ölümlerinde artışa, doğumsal anomalilere, guatr, hipotiroidi, sağırlık-dilsizlik, şaşılık, felç gibi hastalıklara neden olur.

İyot eksikliğinin en ağır şekline “kretinizm” bu tür insanlara da kreten denir. Kretinizm; zekâ geriliği ile karakterizedir; Zekâ düzeyinin akranlarına göre en az 13,5 puan daha düşük olmasına neden olur. Sıklıkla cücelik gözlenir.

Beden ve Zihinsel Gelişime Etkileri:
İyot eksikliğinin bebeklik çağından sonra da çocukların ve erişkinlerin beden ve zekâ gelişimini engelleyici etkileri vardır. Fiziksel gelişme geriliği, zihinsel fonksiyonlarda baskılanma meydana gelir. Okul ve iş yaşamındaki başarısızlıklara neden olur.

Endemik Guatr:
İyot yetersizliğine karşı bir tepki olarak tiroid bezi aşırı bir şekilde büyür, bu duruma “guatr” denir. Bazı ilerlemiş olgularda tiroid bezi o kadar büyür ki nefes borusuna baskı yapabilir.

Topluma Etkisi:
Yukarıda anlatılan hastalıklar, bir toplumun gelişme ve ilerlemesini önleyici özelliktedir. Beden ve zekâ gelişimi geri kalmış bireylerden oluşan bir toplumun üretkenliği düşer, buna karşılık bakım gerektiren hasta ve özürlülerin sayısı daha fazla olur.

İyot yetersizliğine bağlı hastalıkları önlemede atılacak ilk adım kişilerin günlük iyot alımlarını artırmaktır. İyot genel olarak yüksek oranda deniz ürünlerinde daha az oranda süt, yumurta ve ette çok az oranda sebzelerde ve meyvelerde bulunur. Sorunun önlenmesiise hem çok kolay hem çok ucuzdur. Dünyada ve ülkemizde önlenmesi yolunda yapılan en önemli çalışma doğrudan tüketiciye sunulan, ince toz haline getirilmiş sofra tuzlarının iyotlanmasıdır. Tuzun iyotlanması tuzun renginde tat ve kokusunda bir değişikliğe neden olmamaktadır.

Ülkemizde günlük tuz tüketimi 10-12 gr olarak belirlemiştir. Fakat günlük tuz tüketimini 5-6 gr da sınırlamak sağlık açısından önemlidir. Sağlığımız ve sağlıklı nesiller için az ama iyotlu tuz tüketmeliyiz. İyotlu tuzun kullanımının artırılması kadar nasıl saklandığı ve nasıl kullanıldığı da önemlidir:

Çünkü tuzda bulunan iyot;

Gün ışığında,
Fazla nemde
Yüksek sıcaklıkta azalmaktadır.
Bunu önlemek için iyotlu tuz; renkli, kapaklı bir kapta veya dolap içinde           ışık almayacak şekilde saklanmalıdır. Saklandığı yer kuru olmalıdır. Tuz içinde bulunan iyodun yemek pişerken kaybolmaması için yemek ateşten indirilirken konulmalı veya sofrada yerken ilave edilmelidir.

Bu önemli sorunun ortadan kaldırılması ve toplumun %100’ünün iyotlu tuz kullanması hedefine ulaşmada, sağlık sektörü ve sağlık sektörü dışında diğer kurum ve kuruluşlarla birlikte çalışmak ve olanakları işbirliği içinde kullanmak gerekmektedir.

Uz.Dr.Hüsnü YILMAZ
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları